Hicri Senesi
| Miladi Senesi
| Matbaası
| Sayfa adedi
| Lisanı
| Def’a
| Millet Kütüphanesi kayıt numarası
| Süleymaniye Kütüphanesi CD Numarası
| İstanköy’e ait sayfalar
| 1318
| 1900
| Rodos Vilayet
| 274
| Osmanlıca
| 18
| 255
| 1957
| 227-231,274
|
İstanköy Ceziresi
Bu Cezirenin nâm-ı kadimi “Ko” olmasına nazaran “ İstanköy” ismi “ Koy ya” ma’nâsıyla “İstin Ko” ta’bir-i Yunanîsınden mukarref olmak lâzım gelub, merkez-i vilâyete 60 mil mesafede Adalar Denizinde şark-ı şimâliden garb-ı cenûba doğru 26:40 tûl 35:36:55 arz-ı şimâl ve 34:26:15 ile 25:2 tûl şarki arasında ve harita üzerinde görüleceği vechle vaziyeti bir kuş şeklinde vaki’ olub, tûl’an kırk ve arzân hadd-ı vasatîsi sekiz kilometredir.
Rodos’un fethinden sonra (Sultan Süleyman) Han Kanûni tâbe serah hazretleri merkez-i hilâfetlerine esnâ-yı avdetlerinde burasını da feth ve teshir ile memâli-i mahrûsetü’l-mesâlik-i Osmaniye’ye ilhak buyurmuş, ( ???? ???? ???? ???? ???? iz) nazm-ı ceyli tarih düşürülmüşdür.
860 metre irtifâ’ında (Dikaio) nâmıyla bir dağ adanın boyunca uzanub cenûb-ı garbi cihetindeki berzaha kadar tedrîcen alçalarak bundan sonra yeniden kesb-i irtifa’ ile şimâlden cenûba doğru mümted olur.
Bu dağın cânib-i cenûbîsi sarb ve dik ve şimâl tarafı biraz mâil olub, bir takım bağ ve bağçelerle müstûr güzel bir bayır teşkil iderek denize yaklaşdıkca bir ova haline girer.
Kasaba-i cezirenin şark-ı şimâli tarafında müesses olub sath-ı deryadan elli dokuz kadem mürtefik bahren beş mil mesafeden müşahade olunur sabit ve kırmızı bir fener vardır.
Hekim-i şehîr Bukrat’ın maskat-ı re’is bulunmağla bu şehir pek eski olub, hükümet konağıyla kal’a ve kapudan-ı derya Cezâirli Hasan Paşa merhumun câmi’-i şerifi beyninde hekim müşarunileyh nâmına mensub şâyân kayd u beyân gayet eski bir çınar ağacı vardırki bunun fotogrâfla alınmış olan resimleri Avrupa ve Asya’nın her tarafına gitmiş ve binâenaleyh asâr-ı atika merâklıları pek uzak mesafelerden gelub mezkur ağacı temâşâ etmekte bulunmuşlardır.
İşbu ağacın on metre altmış santimetre kutrundaki kökünü takriben elli metre murabba’ında ve birbuçuk metre kadar müretfi’ etrafı mermer taşlarla muhât bir sed ihâta etmişdir.
Ve sa’bit efkiyeye karîb olarak dört yandan uzanan beheri üç metre on yedi santimetre kalınlığında dört aded büyük daire tekâtinden eğilub kırılmak üzere yirmi bir aded umud üzerine alınmışdırki bu umudlardan dokuzu mermer on ikisi ahşâbdır.
Şu koca ağacın gâyet dâğınık olan dallarının Hay’at Mecmu’ası konuş zevâlde aynen arz üzeride takriben 1185 metre merba’i mahalli ihâde ediyorki Bukrat’ın bu ağaç altında şâkirdlerine ders vermiş olduğu meşhur ve mütevetirdir.
Kasabadaki sulardan buraya bir mikdâr mâ-ı lezîz icra etdirilerek yabdırılmış olan güzel bir çeşmeden dâ’imi suretde su ceryan ider. Yine hekim-i müşarunileyh namına mensub kasabanın üstünde ve dağ eteğinde bir çeşme ve yeraltında menba’ına girilir, birde yol vardır.
Bu cezirede fusûl-ı erba’adan yaz ve kış mevsimleri kendini anlatdırmayacak bir suretde hükmünü icrâ edebilub mevsiminde kar yağmadığından, kışın soğuklarıda, yazın sıcağı nisbetinde hafifdir.
Kasabanı şimâl-i şarkîsinde bir güzel liman ve kal’a, arkasında bir mendirek olub, bunun tathîr ve ta’mîkına altı seneden beri sâye-i umrîn-vâye-i cenâb-ı cihânbânide kemâl-i germî verilerek şu halde on üç kadem derinliğine kadar su var.
İşbu kasabadan bed’ şose adanın münteha-ı tûlunda bulunan Kefaloz kariyesinde temdid ve inşâsı lâzım gelen şose yolu sa’ye-i ümran vaye-i cenâb-ı padişahide on kilometre mesafede bulunan Hacı Yorgi değirmenine kadar vâsıl olduğu gibi Kefaloz’da altı kilometre tûlunda imtidâd etdirilerek ikmâli içün de mevsim-i ameliyata intizâr olunmaktadır.
Buraya merbut İncirli nahiyesiyle beraber İstanköy’de cümlesi 355 tonilatu cesâmetinde elli dokuz aded sefâin bulunur.
Ceziredeki arazînin mecmu’u 120667 dönümden ibâret olub, 10600 dönümü arâzi-i hâliyedendir. Kasabada bir kaç su var isede en tatlısı Bukrad suyu nâmıyla ma’rûf olandır.
Kazânın mahsulât-ı arziyesi hinta, şa’ir, susam, darı, sarmısak, soğan, ketan, nohud, pamuk, üzüm, kavun, karpuz, zeytun, incir, kaysı, armud, elma, badem, zerdali, erik, mandarina, portakal, limon, turunç ve hayvânâtı kara sığır, kısrak, bargir, ester merkeb, koyun, keçi, kovan arısı, canavar gibi şeylerden ibâret olub, bunlardan bal, yağ, peynir, arak, şarab, kuru üzüm gibi erzakda hâsıl olur.
Eşeâr-ı gayr-ı müsminesi çınâr, servi, kavak, söğüt, harnub gibi şeylerden ibaretdir. Mensucâtı çorab, kilim, seccâde vesâir ufak tefek şeyler olub muâmulâtı kundura ve putin ve köylülere mahsus çizme gön ve sahtiyân ve hayt ve kâmışdan köfe ve sepetler , hayvan semeri, zırâ’at ve hâne pencere ve balkonlarına ve gemilere müte’allik demircilik, kalafatcılık, ahşâbdan zırâ’at edevâtıdır.
İhrâcâtı buğday yaş ve kuru üzüm, kavun, karpuz, kayısı, mandalin, portakal, gavsile porselen toprağı, keçi kılı, süpürge, badem, palamud, erik, incir, mersin yaprağı, sebze, soğan, sarımsakdır. Ve ithâlâtı manifâtura, sade yağ, zeyt ve gaz yağları, pirinç, sabun ve envâ-i kereste, kireç, şeker, kahve ve envâ-i attariyeden ibaretdir.
İstanköy’de bir hükümet konağı, üç kal’e, bir askeri hastehanesi, iki eczâhanesi, beş tabib, iki cerrâh, dokuz câmi, beş mescid, bir tekye, yüz on beş kilise ve manastır, bir havra; 469 şâkird ve on üç mu’allimi câm’i, yedi islâm mektebi; 900 şâkird, 16 mu’allimden müretteb, on üç hıristiyan mektebi ve bir mu’allimin zir-i idâresinde on altı şâkirdli bir de yahudi mektebi vardır.
Kasabaya üç sa’at mesafde Şeytan Deresi nam mahalde kötürüm sızı illetleriyle akim olan, kadınlara vesâireye menfa’at-ı azimesi mücerreb harareti yetmiş dereceye kârîb hadîdli bir ılıca olub, buraya beldi tarafından müte’adid hamam odaları inşâsı derdestdir. Ve mezkur ılıcanın civârında gayet zengin mermer, baklamik taşı ma’denleri var isede işledilmediğinden istifade olunamamaktadır.
Bundan başka kasabaya iki sa’at mesafede emrâz-ı muhtelife ve ilel-i müntenevriaya fâ’idalı (Kızıl Su) namıyla benâm hadîdli bir ma’den suyu da vardırki, Avrupa’nın Vişi ve Bursa’nın çitli sularına fâik olduğu bi’t-tecrübe tebeyyün etmiş ve bu mevki’de emraz-ı cildiyeye nâfi’ hadidli kibritli bir de ma’den çamuru bulunmuşdur. Umûma mahsûs bir belediye bağçesi de vardır.
Yine kasabaya iki sa’at mesafede Küçük Şeytan Deresi nâm mahalde bir de kükürtlü ılıca var isede ebniye ve muhâfazadan hâlidir. Kazânın nüfus mecmuası cedvel-i mahsûsunda gösterilmişdir.
|
|
|
|